Sivas'ın Sesi
 
  Ana Sayfa
  Ziyaretci defteri
  oyunlar
  Sivasin Tarihi
  Sivasin Kaplicalari
  Varmısın Yokmusun
  sivas video
  sivasin neleri meshur
  Sivas Madimak Oteli
  ozanlar
  CanlıTV İzle
  ibretlik hikayeler 1
  Bir Dua
  Görsel Zeka Testi
  Satranç Oyunu
  aksudan görüntüler
  sivasdan goruntuler 2
  kadına dair herşey
  sivasdan görüntüler
  eski sivas
  iletisim
  sivasli ozanlar
  kunye
ozanlar

"Sivaslı Şairler Antolojisi”

Abdurrahman Şen
“Türk milletinin “asker millet” olduğu söylenir… Bir de “doğuştan şair millet” olduğumuz iddiası vardır. Böylesi iddiaların, havada kalmaması için bir nevî isbatı gerekir. Tarihimiz “asker millet” olduğumuzun sayısız örneğiyle doludur… “Doğuştan şair millet” oluşumuzu destekleyecek kadar şairimiz de vardır millet olarak.

Bu toprakların en köklü kültürüne Sultan Alparslan'dan itibaren asırlar boyunca beşiklik etmiş, “kültür şehri” ünvanına lâyık görülmüş, “şair ve ozanlar diyarı” olarak nâmını herkese kabul ettirmiş Sivas'ın, bu ünvanlara laf olsun diye sahip olmadığını isbatlayan bir kitap var elimizde.

Sivaslı şairlerin ürünlerinden birer demetin ilk defa bir arada sunulduğu 900 sayfalık bu dev çalışma; “Sivaslı Şairler Antolojisi” adını taşıyor. Bu değerli çalışmayı kültür dünyamıza; Sivas'ın Yıldızeli ilçesi Çubuk köyünde doğan ve yüksek öğrenimini M.Ü. İlahiyat Fakültesinde tamamladıktan sonra aynı fakültede Türk-İslâm Edebiyatı alanında yüksek lisans yapan sevgili Alim Yıldız kardeşim hediye etmiş.

Ortada 300 civarında şairden şiir olur da söz bu bunca uzar mı? Reva mı?

O halde binbir zorlukla da olsa, o deryadan bir iki tadımlık şiir okuyalım birlikte…

Meselâ… Asıl adı Mehmet olan Feryadî'nin “Çekemem bu derdi” isimli şiiri, türkü olup dilden dile sazla dolanırken, insan gücünün sınırlarını ne de güzel çiziyor: Sivaslılar Vakfı sitesinden alıntıdır .Emegi geçenlere teşekkürler S.ivaslı Şairler Antolojisi”

“ Bugün gam yükünün tüccarı geldi/ Çekemem bu derdi, bölek seninle/ Seni seven âşık sararıp soldu/ Çekemem bu derdi, bölek seninle.

Yine gam yüküne tüccar ben oldum/ Bulmadım Lokman'ı arada kaldım/ Medet, Mürvet! Dedim, kapına geldim/ Çekemem bu derdi, bölek seninle.

Seherde okunur Allahu Ekber/ Hışmından titirer ol bâb-ı Hayber/ Selman'ın cârına yetmişti Hayder/ Çekemem bu derdi, bölek seninle.

Âşık olan gafletinden uyanır/ Muhammed-ali'nin rengin boyanır/ Ancak bu cefaya Eyyub dayanır/ Çekemem bu derdi, bölek seninle.

Bağlarıma gazel düştü, güz oldu/ Geçti giden günler, ömür az oldu/ Feryadî'nin yaraları yüz oldu/ Çekemem bu derdi, bölek seninle.”

Saz şairi aynı zamanda tasavvufun denizinden beslenmenin verdiği cesaretle fedâkârdır da. Böyle olmasaydı Sefil Selîmi bu kadar yürekten “Yansın” diyebilir, yanmaya talip olabilir miydi: “ Hor görme, Rahman'ın kudreti kulda/ Kul yanmasın Sefil Selîmi yansın/ Her maharet mevcut el oğlu elde/ El yanmasın Sefil Selîmi yansın

Nefesler olmasa inler mi neyler/ Parmaklar olmazsa el yalnız neyler/ Herkesi yan yana tatlı dil eyler/ Dil yanmasın Sefil Selîmi yansın

Yolcuları menziline yetirir/ Hasreti hasrete karşı getirir/ Belki bir âşığı dosta götürür/ Yol yanmasın Sefil Selîmi yansın

Yolcuyu bitmeyen yol inletiyor/ Arıyı yaptığı bal inletiyor/ Sazı birkaç tane tel inletiyor/ Tel yanmasın Sefil Selîmi yansın

Halıya kilime nakış vurulur/ Dokuyanlar emek verir yorulur/ Gün gelir ki yar altına serilir/ Çul yanmasın Sefil Selîmi yansın

Yere atma tepelenir ezilir/ Kıymeti zay'olur rengi bozulur/ Bir yazmaya, bir odaya dizilir/ Pul yanmasın Sefil Selîmi yansın

Ağaçlar dikilir bir orman olur/ Herkes bir ev yapar bir derman olur/ Kuşlar acı çeker yuvasız kalır/ Dal yanmasın Sefil Selîmi yansın

Benden başkasının elemi mi var/ Gönül dağlarından eksik olmaz kar/ Bağlar çirkin kalır bülbül etmez zar/ Gül yanmasın Sefil Selîmi yansın

Baş ayağa bağlı, ayak da başa/ İncitme kimseyi yaşa hoş yaşa/ Çok güzel yakışır kirpiğe kaşa/ Kıl yanmasın Sefil Selîmi yansın

Ey Sefil Selîmi acı her cana/ Yakıp ta kimseyi düşme isyana/ Yanan bir şey fayda vermez insana/ Gel yanmasın Sefil Selîmi yansın”

İnsanların yanmaması, acı çekmemesi için Hz. Ebubekir (RA) misali yalvaran Sefil Selîmi'nin, “Ali'ci diye” isimli şiirini de başta Sivaslı Alevî-Sünnî ayrımcılığından çıkar umanlar, sağlayanların mutlaka duyması ve utanması lâzım: “ Muhammed severdi, o yüzden sevdim/ Dışladılar beni Ali'ci diye/ Ancak bin yönünden birini övdüm/ Taşladılar beni Ali'ci diye

Gerek Alevî'ler gerek Sünnî'ler/ Duymak ister avutucu ninniler/ Yüreği kinliler, eli kanlılar/ Boşladılar beni Ali'ci diye

Gönül katlanmıyor gözüm görüyor./ İnsan ne yitirmiş, neyi arıyor/ Sefil Selîmi'ye herkes vuruyor/ Haşladılar beni Ali'ci diye.”

   

 

 

 

SİVASLI ŞAİR VE OZANLAR(*)

- Seyyid Yalçın

- Seyit Türk

- Kemaleddin İbnü'l-Hümam

- Vehbi Cem Aşkun

- Osman Hikmet Işık

- Talibi Coşkun

- Pir SultanHYPERLINK "asiklar_ozanlar_secme_siirler.htm" l "pirsultanabdal" Abdal, Banaz (1500-1560)

- Şemsi (Şemseddin-i) Sivasi (1520 - 1597)

- Kul Himmet 1500 - 1600) Pir Sultan'ın yardımcısı

- Kul Himmet Üstadım (XIX.yy) HYPERLINK "asiklar_ozanlar_secme_siirler.htm" l "kulhimmetustadim"(Kul Himmet'in kendisidir. Pir Sultan'ı şiirinde andığı hitabıdır)

- Kul Hüseyin, (1500 - 1600) HYPERLINK "sivasli_sairler_ozanlari.htm$kulhuseyin"Pir Sultan'ın yardımcısı

- Er Gaip Abdal, Banaz (1500 - 1600 Pir Sultan'ın oğlu)

- Pir Mehmet, Banaz (1500 - 1600) Pir Sultan'ın oğlu)

- Abdulahad Sivasi (Nuri-i Sivasi) (1594 - 1650)

- Kemteri (Sefil Kemter)Kale köyü, Şarkışla (1750 - 1818 )

- Kul Veli HYPERLINK "asiklar_ozanlar_secme_siirler.htm" l "abdalderviskulveli"(Abdal Veli) İğdecik Köyü, Şarkışla (1750- 1853 )

- Abdulkadir Galami (1854 - 1886)

- Feryadi Baba,(Hüseyin Konaş), Ebenü Köyü, Şarkışla (1855 - 1940)

- Külhaşzade Rahmi (1870 - 1910)

- Aşık Ruhsati (1856 - 1899 Deliktaş)

- Mesleki Bekir, Deliktaş (1848 - 1930)

- Minhaci (1862 - 1901)

- Serdari (Aşık Hacı) (Çolak) Şarkışla (1835 - 1931 )

- Agahi Veli , Kılıçcı Köyü, Şarkışla (1850-1921)

- HYPERLINK "http://www.sivas.gov.tr/ozanlar/26_delidervis.htm"Feryad i ( Del i Derviş ) (Kul Yusuf) , Kangal (1824-1904)

- Ruhsati Mustafa, (Cehdi, İcadi) Deliktaş (1835 - 1911)

- Aşık Veysel Şatıroğlu, Sivralan köyü, Şarkışla (1894 -1973)

- Zaralı Halil Söyler (İnce Halil) (1906-1964)

- Dertli (Sefil Hüseyin) ( Kale Köyü- Sivas)

- Feryadi (1914 - 1987)

- Emsali (1900 - 1978)

- Kul Sabri (1851 - 1931 Hüyük)

- Feyzullah Çınar , Divriği (HYPERLINK "asiklar_ozanlar_secme_siirler.htm" l "feyzullahcinar"1937-1983)

- Aşık Nesimi Çimen, Divriği (1900 - 1993)

- Kul Sabri, Hüyük Köyü, Şarkışla (1851 - 1931)

- Muhlis AkarsuHYPERLINK "asiklar_ozanlar_secme_siirler.htm" l "muhlisakarsu" (1900 - 1993)

- Devrani Şarkışla (1928 - 1993 )

- Aşık Ali İzzet ÖzkanHYPERLINK "asiklar_ozanlar_secme_siirler.htm" l "asikaliizzetozkan" Höyük Köyü, Şarkışla (1902 - 1981 )

- İbrahim Aslanoğlu (1920 - 1995)

- Noksani Baba (1900-2000 Kangal)

- Ali Kızıltuğ Divriği (1944 - Divriği)

- Şah Turna HYPERLINK "asiklar_ozanlar_secme_siirler.htm" l "sahturna"(1900-2003)

- Rıza Arslandoğan , Divriği (1952 - )Höbek Köyü

- Cemal Acar (1957 Gürün Akpınar köyünde doğdu) Hüseyin oğlu. Aşık Hüdai'nin çırağı

 

- Sefil Gülhani (Mehmet Kargı) (1940 Sivas Gürün Şeref Köyünde doğdu.

- Aşık Emsali (Kangallı)

- Reşad Şemseddin Sirer, (1903 - 1953)

- Adem Öztaş, (Zara Yaprak Köyündendir)

- Sefil Selim (Ahmet Günbulut) 1933 Şarkışla

- Aşık Talibi Coşkun 1904 Şarkışla Tonus Köyünde doğmuş.

- Aşık Kasım Karşı 1959 Divriği-Ödek Köyü

 

                   AŞIK VEYSEL

25Ekim 1864'te Sivas'ın Şarkışla ilçesi Sivrialan köyünde dünyaya geldi. 21 Mart 1973’te yine Sivrialan’da yaşamını yitirdi. Çocukken çiçek hastalığı yüzünden bir gözünü, daha sonra bir kaza sonucu diğer gözünü kaybetti. Saz çalmayı öğrendi. Yunus Emre, Pir Sultan Abdal, Karacaoğlan, Emrah, Dadaloğlu gibi halk ozanlarından etkilenerek türkü yorumu ve sazda ustalaştı. İki kez evlendi. 7 çocuğu oldu. Anadolu’yu kent kent dolaşıp şiirlerini sazıyla seslendirdi. Köy Enstitüleri’nde saz ve halk türküleri dersleri verdi. Ölüm nedeni akciğer kanseri. En güzel şiirlerinden bazılarını ölümünden hemen önce yazdı. Şimdi Şarkışla’da her yıl adına bir şenlik yapılır. Türkçesi yalındır. Dili ustalıkla kullanır. Tekniği gösterişsiz ve nerdeyse kusursuzdur. Yaşama sevinciyle hüzün, iyimserlikle umutsuzluk şiirlerinde iç içedir. Doğa, toplumsal olaylar, din ve siyasete ince eleştiriler yönelttiği şiirleri de var. Şiirleri, Deyişler (1944), Sazımdan Sesler (1950), Dostlar Beni Hatırlasın (1970) isimi kitaplarında toplandı. Ölümünden sonra Bütün Şiirleri (1984) adıyla eserleri tekrar yayınlandı. 







Dostlar beni hatırlasın

Ben giderim adım kalır
Dostlar beni hatırlasın
Düğün olur bayram gelir
Dostlar beni hatırlasın
 


Can kafeste durmaz uçar
Dünya bir han, konan göçer
Ay dolanır yıllar geçer
Dostlar beni hatırlasın


Can bedenden ayrılacak
Tütmez baca, yanmaz ocak
Selam olsun kucak kucak
Dostlar beni hatırlasın...

 

Hacı Bektaş

Medet mürvet deyip kapına geldim 
İsteğim dileğim ver Hacı Bektaş 
İndim eşiğine yüzümü sürdüm 
Kusurum günahım var Hacı Bektaş

Kul olanın elbet olur kusuru Nesli Peygambersin cihanın nuru 
Alisin Velisin Pirlerin Piri 
Galma kusurlara Pir Hacı Bektaş

Horasandan ayak bastın uruma 
Mucizeler şahit oldu pirime 
Bak şu vaziyete bak şu duruma 
Eşin yok cihanda bir Hacı Bektaş 

Geçmem dedin duvarımda sinekten 
Yalan sadir olmaz ervahı pekten 
Sana inanmışım ervahtan kökten 
Sana inanmayan kör Hacı Bektaş 

Sana yalvarıyor VEYSEL biçare 
Yine senden olur her derde çare 
Bir arzuhal sundum gani Hünkare 
Keremin ihsanın bol Hacı Bektaş


Beni Hor Görme Gardaşım

Beni Hor Görme Kardeşim
Sen Altındın Ben Tunç Muyum
Aynı Vardan Var Olmuşuz
Sen Gümüşsün Ben Saç Mıyım

Ne Var İse Sende Bende
Aynı Varlık Her Bedende
Yarin Mezara Girende
Sen Toksun Da Be Aç Miyim

Kimi Molla Kimi Derviş
Allah Bize Neler Vermiş
Kimi Arı Çiçek Dermiş
Sen Balsın Da Ben Cec Miyim

Topraktandır Cümle Beden
Nefsini Öldür Ölmeden
Böyle Emretmiş Yaradan
Sen Kalemsin Ben Uç Muyum

Tabiata Veysel Aşık
Topraktan Olduk Kardaşık
Aynı Yolcuyuz Yoldaşık
Sen Yolcusun Ben Bacmiyim
   Kara Toprak

Dost Dost Diye Nicesine Sarıldım
Benim Sadık Yarim Kara Topraktır
Beyhude Dolandım Boşa Yoruldum
Benim Sadık Yarim Kara Topraktır

Nice Güzellere Bağlandım Kaldım
Ne Bir Vefa Gördüm Ne Faydalandım
Her Turlu İsteğim Topraktan Aldım
Benim Sadık Yarim Kara Topraktır

Koyun Verdi Kuzu Verdi Sut Verdi
Yemek Verdi Ekmek Verdi Et Verdi
Kazma İle Dövmeyince Kıt Verdi
Benim Sadık Yarim Kara Topraktır

Ademden Bu Deme Neslim Getirdi
Bana Turlu Turlu Meyva Yetirdi
Her gün Beni Tepesinde Götürdü
Benim Sadık Yarim Kara Topraktır

Karnin Yardim Kazma İle Bel İle
Yüzün Yırttım Tırnak İle El İle
Yine Beni Karşıladı Gül İle 
Benim Sadık Yarim Kara Topraktır

İşkence Yaptıkça Bana Gülerdi
Bunda Yalan Yoktur Herkesler Gördü
Bir Çekirdek Verdim Dört Bostan Verdi
Benim Sadık Yarim Kara Topraktır

Havaya Bakarsam Hava Alırım
Toprağa Bakarsam Dua Alırım
Topraktan Ayrılsam Nerde Kalırım
Benim Sadık Yarim Kara Topraktır

Dileğin Varsa İste Allah'tan
Almak İçin Uzak Gitme Topraktan
Cömertlik Toprağa Verilmiş Haktan
Benim Sadık Yarim Kara Topraktır

Hakikat Ararsan Açık Bir Nokta
Allah Kula Yakın Kul Da Allah'a
Hakkin Gizli Hazinesi Kara Toprakta
Benim Sadık Yarim Kara Topraktır

Bütün Kusurlarımı Toprak Gizliyor
Merhem Calip Yaralarımı Tuzluyor
Kolun Açmış Yollarımı Gözlüyor
Benim Sadık Yarim Kara Topraktır

Her Kim Ki Olursa Bu Sırr-ı Mazhar
Dünyaya Bırakır Ölmez Bir Eser
Gün Gelir Veysel'in Bağrına Basar
Benim Sadık Yarim Kara Topraktır


Derdimi Dökersem Derin Dereye

Derdimi dökersem derin dereye
Doldurur dereyi düz olur gider
Irakipler geldi girdi araya
Korkarım yar benden yoz olur gider

Ilgıt ılgıt yeller eser seherde
Yar beni düşürdü onulmaz derde
Yar ile buluşsak bir tenha yerde
Duyar düşmanlarım söz olur gider

Pervane ateşten sakınmaz canı
Uğruna koymuşum başı bedeni
Doldur tüfengini hedef al beni
Yaram doksan dokuz yüz olur gider

Veysel der çıkayım bir yüce dağa
Ağaçlar bezenmiş yeşil yaprağa
Bir gün olur tenim düşer toprağa
Karışır toprağa toz olur gider
 

 

 
 
   
MİNE76.TR.GG  
 

html kodları -  
Bu web sitesi ücretsiz olarak Bedava-Sitem.com ile oluşturulmuştur. Siz de kendi web sitenizi kurmak ister misiniz?
Ücretsiz kaydol